Süleyman Arif Emre üzere şahsiyetler içinden çıktıkları topluma hizmet etme şuuruyla ömür tüketmiş bulundukları meclislere paha katmışlardır. Ulusal Görüş hareketinin öncülerinden olan Şair Süleyman Arif Emre’nin tanınması gençlere anlatılması gerekir. Siyaseti maddi kar ve prestij sağlama alanı gören nesillerle karşı karşıyayız. Siyaseti Hakka hizmet gören anlayışın mensuplarını unutmamak ve unutturmamız lazım.
Gençlik yıllarında Büyükdoğu’da yazıları yayınlanan Süleyman Arif Emre, siyasetçi ve hukukçu kimliğinin yanında fevkalade şiirlere imza atan güzel bir şairdir.
Klasik yapıtları yutarcasına okumuştur. Kendisi, “Şairliğim öteki yönlerimden öndedir.” dese de toplumda daha çok siyasetçi kimliğiyle tanınmıştır. Edebiyat zevki yüksek kültürel birikimi güçlü olan Emre hakkında Mehmet Doğan’ın şu tespiti pek manidardır.
“Süleyman Arif Emre kuşağı siyasetçiler edebiyatla, fikirle, sanatla iç içe idi. Kültür hamuleleri zengindi. Bu hususlarda konuşmaktan imtina etmez, beden bulduğu tabanı muvaffakiyete ulaştıktan sonra değersiz görmezdi.”
Şiirlerini aruzla yazan Emre şiir yazmakla kalmayıp, Farsçadan şiir çevirileri de yapar. Kimi edebiyat otoriteleri onunla alâkalı olarak, “Siyasete ayıracağı vakti edebî çalışmalara ayırmış olsaydı, daha büyük yapıtlara imza atardı.” diye görüş beyan ederler.
Kendisini rahmetle ve minnetle anıyoruz.
Yoğun iştirakin olduğu programda Televizyon Programcısı Hayati İnanç da Süleyman Arif Emre’nin şiirlerinden örnekler sundu.
TYB İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen program Süleyman Arif Emre ve bu hafta Rahmeti Rahmana kavuşan Rasim Özdenören için okunan Kur’an tilavetiyle sona erdi.