Soğuk kış günleriyle birlikte bitki çaylarına olan ilgi artarken, bilhassa bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve soğuk algınlığına güzel geldiği bilinen ıhlamur, en çok tercih edilen doğal eserlerin başında geliyor. İçeriğinde bulunan antioksidan ve rahatlatıcı bileşenler sayesinde ıhlamur, hem hastalıklara karşı müdafaa sağlıyor hem de gerilimi azaltıyor. Kış mevsiminin tesirlerini hissettirdiği bugünlerde, soğuk algınlığı ve grip üzere hastalıklara karşı vatandaşlar doğal şifa kaynağı ıhlamura yöneliyor.
‘ÇOCUK, YETİŞKİN, YAŞLI HERKESİN KULLANIMINA UYGUN’
İHA’nın haberine nazaran kış ve soğuk denilince akla gelen birinci bitkinin ıhlamur olduğunu belirten Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Teknikeri Ayşen Çebiç, “Bizim kış ayında en çok sattığımız bitkilerden bir tanesi. Kış denilince akla ıhlamur gelmesinin en değerli nedenlerinden bir tanesi, ıhlamurun içerisinde bulunan ekstraktlardan ötürü ağır kokusu ve yararıdır. Ihlamur, kış aylarında soğuk algınlığı ve gribal enfeksiyonlara çok uygun gelmektedir. Çocuk, yetişkin, yaşlı herkesin kullanımına uygun bir bitki olduğu için en fazla tercih edilmesinin sebeplerinden biri de budur. Ihlamur iki çeşide ayrılır; yaprak ıhlamur ve çiçek ıhlamur. Çiçek ıhlamurun içeriğinde daha fazla ekstraktlı yağlar olduğu için daha fazla tercih edilmesini öneriyoruz. Ihlamur içerken de günde 3 bardağı geçmemesi bilhassa değerlidir. 3 bardağı geçen ıhlamur, şahısta su kaybına yol açarak ishale sebep olabilir. Gebe ve yeni doğum yapmış bayanların doktor kontrolünde kullanmasını öneriyoruz. Bunun dışında, 7 yaşından 70 yaşına kadar herkesin inançla içebileceği bir bitkidir” dedi.
Ihlamur demleme yolundan de bahseden Çebiç, “Ihlamur 5 dakika demlenip süzüldükten sonra ılık ya da sıcak halde tüketilebilir. Sıcak tüketilen ıhlamur, bedenden toksin ve ağır kimyasalları attığı için sıcak tüketilmesini bilhassa öneriyoruz. Bununla birlikte, ılık tüketen şahıslar bal ile içebilir. Ihlamuru sade içemeyenler şeker ile tüketmek istiyorlarsa, şeker bitkinin özünü kaçıracağından ötürü yararını minimal düzeye indirir. Bu nedenle balla kullanılmasını öneriyoruz. Bütün bitki çaylarında balın tercih edilmesini bilhassa vurguluyoruz. Bal, bitkinin özünü kaçırmadığı üzere ılık tüketilen ıhlamur ile birlikte mide hassasiyetine, reflüye ve şeker hastalarının insülin direncine de güzel gelmektedir. Bal tercih ederken de doğal bal kullanılmasını öneriyoruz” biçiminde konuştu.
‘DEFALARCA KAYNATILAN IHLAMURUN BEDENE HİÇBİR YARARI OLMAZ’
Ihlamuru kaynatırken sırf tek seferlik bir kaynatma önerdiklerini söz eden Ayşen Çebiç, “Defalarca kaynatılan ıhlamurun bedene hiçbir yararı olmaz. Demleme metodu olarak iki farklı formül öneriyorum. Bunlardan birincisi, kaynamış suyun içerisine bir tutam ıhlamur atılarak 10 dakika demlenip içilmesidir. İkincisi ise, ıhlamurun 5 dakika kaynatılarak sıcak bir biçimde içilmesidir. Böylelikle bedendeki toksinler ve ağır kimyasallar atılabilir. Lakin tekraren ıhlamuru kaynatarak içenlere bunun muhakkak ziyanlı olduğunu söylüyoruz. Zira tekraren kaynatılan ıhlamur yarardan çok ziyan sağlar” diye konuştu.
(İHA)