Trendyol Süper Lig’de tepede yer alan Galatasaray, Çaykur Rizespor’u rakip alanda 2-1 mağlup etti. Sarı-kırmızılı kadro bu sonuçla takipçisi Fenerbahçe ile ortasındaki 6 puanlık farkı korudu. Spor müellifleri şiddetli müsabakayı kıymetlendirdi.
KIRILMA-KADER MAÇI – OSMAN ŞENHER (MİLLİYET)
Galatasaray bütün oynayacağı maçlarda dün gece yaşadığı ezayı çekecek. Harika Lig’de kolay yenilecek bir rakip yok. Rize ise maç başına Üstün Ligin en çok koşan grubu… Aslında 6 maçtır alanında yenilmiyor. Buraya gelip, deplasmanda galip gelmek kolay bir iş değil… Birinci yarı oynanan futbola bakıyorsun; Galatasaray’ın bir tek şutu var, oyun Rizespor’un denetiminde geçiyor, bir topları direkten dönüyor. Abdülkerim, Rizespor’un yüzde yüz iki gollük şutunu topun önüne yatarak filelere gitmesini önledi.
‘ŞAMPİYONLUĞA OYNAYAN KADROYA BU FUTBOL YAKIŞIYOR MU?’
Koca bir 45 dakika Rizespor’un baskısıyla geçti. Pekala şampiyonluğa oynayan bir gruba bu futbol yakışıyor mu? Orasını ben bilemem, tabiki hoca bilir. Yeni transfer Ahmed Kutucu bir tek topu bile stop edemiyor lakin önüne top gelirse yeterli şut çekiyor. Barış Alper sekiz sefer topla buluştu, beşini kaptırdı, rakip atağa çıktı. Mertens bu çaba içinde kayboldu gitti. Orta saha büsbütün Rizespor’un denetimindeydi.
İkinci yarı oyuna Mertens ve Cuesta’nın yerine Sallai ve Eren Elmalı girince, hoca da üçlü sistemden dörtlü sisteme dönünce grup rahatladı. Ve hakikaten yeni transfer Frankowski’nin nefis ortasına Osimhen birebir hoşlukta vurunca kadro öne geçti. Fakat tekrar de orta saha üstünlüğünü Rizespor’dan alamadı ve bu ortada Sowe’un attığı golle maç 1-1 oldu.
‘ÜÇLÜ SİSTEM DEFANSTA ÇOK AÇIK VERİYOR’
Okan hoca bu sefer Ahmed Kutucu’yu çıkartıp Lemina’yı aldı. Çok gerçek bir değişiklikti bu… Gerçekten geçte olsa 86. dakikada Lemina’nın ortasına Osimhen kafayı vurdu ve kadrosunu bir sefer daha öne geçirdi. Galatasaray, üçlü sistem oynayarak defansında çok açık veriyor. Bu kesin… Her maç bu ezayı yaşıyor. Bu kadar kaliteli bir takımın rakibine bu tıp durumları vermemesi lazım. Hoca da vilayetle “üç stoperle oynayacağım” dememeli. Birebir formda Lemina’nın Torreira’nın yanına gelmesi Sara’nın Mertens’in yerine forvet ardına geçmesi grubu rahatlatıyor. Fakat burada Barış Alper, Ahmed Kutucu’nun daha etkin olmaları gerekir.
‘TAKIMIN GEÇEN YILKİ HIRSI, DİLEĞİ YOK’
Bundan sonraki maçlar AZ Alkmaar ve Fenerbahçe derbisi. Bu tempo iki maça da yetmez. Bunu kesin söylüyorum. Grubun geçen yılki hırsı, isteği, dileği yok. Son 10 dakika her şeyini ortaya koyarak bir maç kazanırsın, iki maç kazanırsın lakin devamını getiremezsin… Sonuçta zorlansa da ecel terleri dökse de Galatasaray’ın bu türlü kritik bir deplasmanda üç puanı alması muvaffakiyettir.
OSIMHEN’İN İNADI – TUNÇ KAYACI (FANATİK)
Galatasaray, Rize’de Alkmaar maçının tesirinden kurtulamadığı bir birinci yarı oynadı. Lakin etkilenen yalnızca oyuncular değildi. Okan Buruk, bizim üzere izledi birinci 45 dakikayı. Bilhassa Mertens ile başlamasıyla adeta grubunu 10 kişi oynattı. Yere göğe konulmayan Sara, kaçak ve korkak futboluyla saç baş yoldurttu. İlhan Palut evvel durdurup sonra vurmayı hedeflemiş ve bunu da birinci yarıda büyük ölçüde başardı. Sowe ile gole çok yaklaştı. Açıkçası temposuz, baskısız, ne yaptığını bilmeyen, isteksiz bir Galatasaray vardı.
LEMINA BASKI GETİRDİ
Okan Buruk, ikinci yarıya 4’lü defansa dönüp Sallai ve Eren’i oyuna alarak başladı. Frankowski asisti ile gelen Osimhen golü Galatasaray’ı biraz hareketlendirdi. Lakin sonrasında her zamanki hastalık hortladı. Skoru koruyamama kahrı tekrar nüksetti. Lemina oyuna girdikten sonra orta alandaki üstünlüğü ve baskıyı getirdi. Galatasaray çok sayıda konuma girmesine karşın Rizespor’un savunma duvarını aşamadı.
DERBİYE KÂFİ Mİ?
Açıkçası bu tıp maçları kazanmak için yalnızca uğraş yetmez, inisiyatif almak gerekir. Rizespor karşısında Galatasaray’daki en büyük eksik buydu lakin Osimhen, yenilgiyi kabul etmeyen inadıyla Rize’de altın pahasında bir 3 puan getirdi attığı 2 golle kadrosuna. Derbi öncesi galibiyet hoş lakin herkesin aklında bir soru var: Bu futbol derbiye kâfi mi?