Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Kısmı Öğretim Üyesi ve hafriyat heyeti lideri Prof. Dr. Gürcan Polat, Antandros Antik Kenti’nde yaklaşık 2 haftadır yürüttükleri hafriyat çalışmasında bölge için değerli bulgulara rastladıklarını söz etti.
Prof. Dr. Gürcan Polat, Roma Villası’ndaki hafriyat çalışmalarının süratle devam ettiğini tabir ederek, “Roma Villası’nda en alt terasta bulunan iki odada iki dükkanda hafriyat çalışmalarımız sürmekteyken, duvar taşı olarak kullanılmış bir heykelcikle karşılaştık” dedi.
Yapılan çalışmalarda ‘Toprak ve Rahmet Tanrıçası’ olarak bilinen Kibele heykeline rastladıklarını tabir eden Prof. Dr. Polat, şöyle konuştu.
“Bu heykelcik mermerden yaklaşık otuz santim yüksekliği. Ama tam olarak ne yazık ki korunmamış. Başı ve birtakım uzuvları eksik durumda ancak yeniden de bu eksikliğe karşın onun bir Kibel heykeli olduğu çok net ortada. Zira tahta oturur vaziyette, bir bayan heykeli, tahtta, iki yanında aslan, kucağında da bir diğer üçüncü aslan yer alıyor ve büyük ihtimalle sol tümpana olarak isimlendirdiğimiz bir def mevcutken sağ eli tam olarak korunmamış fakat orada da büyük ihtimalle bir sunum kabı tutuyor olmalıydı.
Tabii çok eksiği var ancak bizim için şu açıdan çok kıymetli. İda Dağı’nın eteklerinde yer alıyoruz. İda bugün olduğu üzere antik devir için de çok harika bir hoşluk. Doğal ki bu yırtıcı tabiatın hami bir tanrıçaya gereksinimi var ki o misyonu de burada Kibele İdean üstleniyor. Yani İda Dağlı Kibile üstleniyor. Antik kaynaklarda bu tanrıçaya ait çeşitli tapınımlara dair bilgiler bize ulaşıyordu. Lakin birinci kere Kibele İdean’a ait bir maddi kültür verisini biz Antandros’ta bulduk. Bu açıdan hayli değerli.”
Roma’nın kurucu atalarından Ayneas’ın yaptığı gemilerin Kazdağları’ndaki ağaçlardan yapıldığının altını çizen Prof. Dr. Polat, “Tabii Kibele’nin bir öbür ehemmiyeti de tekrar Ayneas efsanesiyle kontaklı olarak karşımıza çıkıyor. Ayneas gemilerini yaptırmak üzere Antandros’a geldiğinde; Antandros’un ardındaki Kibele kutsal koruluğundan Tanrıça Kibele keresteler kesme müsaadesi veriyor. Yaptığı gemilerin de müdafaasını üstleniyor. Bu açıdan da ortaya çıkardığımız bir buluntu başka bir ehemmiyete sahip” dedi.