Antalya’nın 10 noktasının en iyileri

Denize inen sokaklar
MERKEZ
Nurgül Büyükkalay, Hürriyet Seyahat gezgini

Falezlerin üzerinde gözalıcı güzelliğiyle yükselen Antalya’nın merkezinde görülmeye değer çok yer var. İlk durağınız cumbalı evleri ve dar sokaklarıyla Kaleiçi olmalı. Hemen her sokağının denize çıktığı Kaleiçi geleneksel dokusunu koruyor. Kaleiçi’ne Üç Kapılar’dan girebilir, şehrin en önemli sembolü olan kapının önünde hatıra fotoğrafı çektirebilirsiniz. Bir diğer tarihi yapı Hıdırlık Kulesi. Buradan Beydağları’na sırtını dayayan şehrin doyumsuz manzarasını göreceksiniz. Bir Selçuklu eseri olan Yivli Minare şehrin bir diğer simge noktası. Yivli Minare’den Cumhuriyet Meydanı’na yürümeden önce tarihi manzaraya karşı bir kahve yudumlayın. Bölgenin binlerce yıllık tarihini yansıtan Antalya Müzesi zengin koleksiyonuyla ziyareti hak ediyor. Düden Şelalesi, şehirden çok uzaklaşmadan gizli bir cennetteymiş hissine kapılacağınız doğa harikalarından biri. Şehre sadece 30 kilometre mesafedeki Termessos, Türkiye’nin en iyi korunmuş antik kentlerinden. Zirvesine çıkarak muhteşem manzarasını kucaklayın. Berrak sularıyla Konyaaltı, kumlu plajıyla Lara; şehirde deniz keyfi için en meşhur plajlar.

Ekonomik tatil için…
ADRASAN-ÇIRALI
Burak Özberk, Hürriyet Seyahat gezgini

Doğanın içinde ekonomik tatil için Kemer ilçesine bağlı Çıralı ile Kumluca ilçesine bağlı Adrasan’ı öneririm. Bu birbirine çok yakın iki doğa harikası koy, Beydağları Milli Parkı’nın içinde olduğundan büyük tesisleşmeye izin verilmiyor ve imar yasağı var. Kamping, motel, bungalov tarzında butik konaklama yerleri bulabilirsiniz. Limon, portakal, mandalina ve nar ağaçları arasında kiraladığınız bisikletle gezebilir, Likya Yolu’nun işaretli patikalarında yürüyebilir, upuzun sahillerinde denize girebilir, Olimpos Antik Kenti’ni gezebilir ve antikçağdaki ismi Chimarea, bugünkü adıyla Yanartaş’a çıkıp sönmeyen alevleri görebilirsiniz. Adrasan’ın 2 kilometre uzunluğundaki plajı ve tertemiz denizi Musa Dağı’nın eteklerinde olduğundan, çoğu zaman dalga ve rüzgârdan etkilenmiyor. Güney tarafı kumsal ve sığ, çocuklu ailelere çok uygun. Caretta caretta cinsi kaplumbağalarıyla meşhur olan Çıralı’da; Olimpos Lodge, Yavuz Bungalow ve Beach Camping’i konaklama için öneririm.

Otel ve golf cenneti
BELEK
Erdal İpekeşen, Tempo Travel yayın danışmanı

Antalya’nın tam kalbindeki Belek potansiyel bir kültür, sanat, iletişim ve bilim merkezi. Aspendos, Perge, Kurşunlu, Selge, Side onun kadim komşuları. Okaliptüs ve çam ormanlarıyla dokunmuş tam 30 kilometre. Bölgedeki oteller, maviyle yeşilin armoni içinde dans ettiği bir tabiatın üzerinde konumlanıyor. Her şey dahil sisteminde 24 saat yiyip içeceğiniz otellerin alabildiğine büyük bahçelerinde, bitişiğindeki golf alanlarında ve ormanlarında yürüyüş yapabilir, açık havanın keyfini çıkarabilirsiniz. Belek otel ve golf alanlarının hemen arkasındaki Kadriye Mahallesi’nde sıralanan alışveriş merkezlerinde açık havada hediyelik ve türlü giyim, yiyecek alışverişinizi yapabilirsiniz. Özellikle çocuklu aileler için dünyanın bir numaralı eğlence kompleksi haline gelen yerli Disneyland, The Land of Legends da harika.

Antik kenti görün
PATARA
Saffet Emre Tonguç, Hürriyet Seyahat yazarı

Dev denizkaplumbağalarına ev sahipliği yapan 12 kilometre uzunluğundaki Patara Plajı’nın ve inanılmaz doğasının tadını çıkarırken 2020 yılına adını veren Patara Antik Kenti’ni de ekleyin gezi listenize. ‘Işık ülkesi’ anlamına gelen Likya’nın Ksantos Vadisi’ne yerleşik olan ve tarihi tunç çağına kadar uzanan Patara, Likya Birliği’nin de başkentiymiş. Patara’nın eski görkemli günlerini hayal ederek gezin bu antik kenti. Meclis binası, hemen karşısındaki tiyatro, ‘yol kılavuz anıtları’nın dünyada kazıyla belgelenen tek örneği olan Monumentum Patarense, Likya Bölgesi’nin çatı yüksekliğine kadar korunmuş tek tapınak olan Liman Tapınağı, türünün en iyi örneklerinden olan 22 kilometre uzunluğundaki Patara Su Yolları burada göreceğiniz harikaların sadece birkaçı. Patara’da Prima Donna, Kalkan’da ise Fidanka evinizin rahatlığında konaklayabileceğiniz önerilerim.

Günbatımını kaçırmayın
KAŞ-KALKAN
Canan Demiray, Seyahat yazarı

Eski bir Rum balıkçı köyü olan Kalkan, dramatik yamaçlarından aşağı inerken sizi berrak, masmavi suları, sakin ortamı ve akşam esintisiyle cezbedecek. Cumbalı eski Rum evleriyle bezeli, dar yokuşlu sokaklarıysa yeme-içme ve alışveriş imkânını bir araya getiriyor. Kalkan’da birçok koydan rahatlıkla denize girmeniz mümkün. Kaş’a doğru ilerlerken kartpostal gibi manzarasıyla Kaputaş Plajı’nı günbatımında görmelisiniz. Virajlı yollara eşlik eden manzara Akdeniz’in güzelliklerini önünüze seriyor. Kalkan’a göre daha hareketli olan Kaş dalış meraklılarının da tercihi. Burada Uzunçarşı’da keşfe çıkabilir, denizle Küçük Çakıl ya da Büyük Çakıl plajlarında buluşabilirsiniz. Sadece yetişkin kabul eden Çukurbağ Yarımadası otellerinden Suna Sun romantikler için ideal. Çocuğunuz ve evcil hayvanınızla büyüleyici sularda tatil yapmak istediğinizde ise adresiniz Kalamar Koyu’ndaki Kulube Hotel olabilir.

Gezilecek çok yer var
KEMER
Prof. Dr. Beykan Çizel, Akdeniz Üniversitesi Turizm Fakültesi

Portakal kokularının izinde FİNİKE Murat Cengizer, radyocu Akdeniz kültürünü ve tarihini yansıtan antik kentlerle dolu olan Kemer, doğal güzellikleriyle Akdeniz kıyılarının en değerli turizm bölgelerinden biridir. Phaselis Antik Kenti, Idyros Antik Kenti, Selçuklu Av Köşkü ve Bizanslılardan kalan Gedelme Kalesi görülmesi gereken tarihi miraslar. Folklorik bir temayla 1982’de özel bir tesis olarak kurulan Yörük Parkı alternatif rotalardan biri. Açık hava müzesi şeklinde tasarlanmış bu park içinde ziyaretçiler Yörüklerin yaşamına dair somut ve somut olmayan kültürel mirasın yansımalarını görebilirler. Kemer merkezinin batısında Ayışığı isimli güzel koy, harika bir plajdır, görmenizi öneririm. Bir diğer önemli doğal güzellikse Göynük Kanyonu. Alternatif bir turizm rotası olan kanyon, doğa sporları yapılabilen harika bir nokta.

Büyüleyici manzara
DEMRE
Serda Büyükkoyuncu, Hürriyet Seyahat gezgini

Bugünkü adı Demre olan Myra, Likya şehirlerinin en önemli ve en güzellerinden biri. Seraların ve portakal ağaçlarının arasından geçtikten sonra, karşınıza Yunanlar tarafından yapılmış ama Romalılar döneminde restore edilip büyütülmüş olağanüstü bir tiyatro çıkıyor. Tiyatronun hemen yanında çoğu ev tipinde yapılmış olan kaya mezarları var. Patara’da doğup Myra’da piskoposluk yapan Aziz Nikola şehrin en şöhretlisi. Batı dünyasının Noel Baba olarak tanıdığı Aziz Nikola Günü her sene 6 Aralık’ta kutlanıyor. 4’üncü yüzyıldan kalma kilise, 1043’te 9. Konstantin tarafından, ardından da 1862’de Rus Çarı I. Nikola tarafından restore edilmiş. Bugün kilisenin önünde Amerikan reklam dâhilerinin icat ettiği, en bilinen yüzüyle bir Noel Baba heykeli var. Aziz Nikola’nın esas heykeliyse kilisenin girişinde misafirleri karşılıyor.

Turkuvaz sular
ALANYA
Burcu Gürtürk Kadak, Hürriyet Seyahat gezgini

Gözlerinizi alamayacağınız turkuvaz denizi, keyifli yürüyüşler yapabileceğiniz geniş kumsalları, sokaklarında gezerken sıklıkla karşılaşabileceğiniz limon, portakal, çağla, keçiboynuzu ve muz ağaçlarıyla ağustos ayında çıkacağınız bir tatil için en keyifli durakların başında gelir Alanya. Doğası bu kadar zengin olan ilçe, tarihi yapılarıyla da misafirlerini büyülüyor. Alanya’yı gezmeye insana huzur veren Dim Çayı’ndan başlayabilir; hatta şehir merkezinden 25 kilometre mesafedeki çaya bisiklet kiralayarak ulaşabilirsiniz. Bu bisiklet yolculuğu sırasında önce upuzun bir sahil yolu, sonra da Dim Çayı manzarası eşlik edecek size. Dim Mağarası, Kızıl Kule, Tersane ve Alanya Kalesi’ni görmeden, 2 km uzunluğu ve efsanelere konu olan kumuyla Mavi Bayraklı Kleopatra Plajı’nda günü geçirmeden, güneşin kızıla çalan muhteşem batışını izlemeden Alanya’dan ayrılmayın.

Portakal kokularının izinde
FİNİKE
Murat Cengizer, radyocu

Akdeniz kültürünü ve tarihini yansıtan antik kentlerle dolu olan Kemer, doğal güzellikleriyle Akdeniz kıyılarının en değerli turizm bölgelerinden biridir. Phaselis Antik Kenti, Idyros Antik Kenti, Selçuklu Av Köşkü ve Bizanslılardan kalan Gedelme Kalesi görülmesi gereken tarihi miraslar. Folklorik bir temayla 1982’de özel bir tesis olarak kurulan Yörük Parkı alternatif rotalardan biri. Açık hava müzesi şeklinde tasarlanmış bu park içinde ziyaretçiler Yörüklerin yaşamına dair somut ve somut olmayan kültürel mirasın yansımalarını görebilirler. Kemer merkezinin batısında Ayışığı isimli güzel koy, harika bir plajdır, görmenizi öneririm. Bir diğer önemli doğal güzellikse Göynük Kanyonu. Alternatif bir turizm rotası olan kanyon, doğa sporları yapılabilen harika bir nokta. Finike, Antalya’nın 117 kilometre batısında bir turizm cenneti… 2.500 yaşındaki bu Likya kentinin her noktasında turistleri içine çeken destinasyonlar bulunsa da bölgeyi dünyaya tanıtan şey portakal. Beldede her yol turunculara çıkıyor.

Akdeniz cennetleriyle kıyaslarsak daha huzur merkezli bir turizm anlayışına sahip… Portakal bahçelerini mutlaka görün. Zamanında Rodos Adası’ndan taşınan fideler, şimdi ‘Finike portakalı’ adıyla bir dünya markası olmuş. Andrea Doria ve Gökliman koyları, Finike’de yüzmek denince akla gelen iki keyifli plaj… Favorim serin suyu, kıyısı, otoparkı ve yürüme mesafesiyle Gökliman… Yol neredeyse turkuvaz sularda bitiyor. Limyra ve Arykanda antik kentleri, Likya’nın iki zengin şehri de burada. Arykanda dağların gerisinde kendini koruyan haliyle fazlasıyla çekici. Suluin Mağarası, zamanında iki dalgıcın kaybolması nedeniyle ‘gizem turizmi’ni canlandırmış. 5 kilometrelik Gökbük Kanyonu, ekstrem sporlara ilgisi olanlar için birebir… Likya Yolu da Finike’den geçiyor. Demre’yi Gelidonya Burnu’na çıkaran sahil şeridinde Caretta carettalar’ı selamlamadan geçmeyin derim. Yat limanı, Sahilkent ve Hasyurt’taki otellerde gecelik iki kişilik oda fiyatları 750 ile 2 bin lira arasında değişiyor. Yazın yoğun dönemde şehir merkezi ve Demre yolu üzerindeki pansiyon ve bungalovlar da tercih ediliyor.

Müzelerini es geçmeyin
SİDE
Melih Uslu, Food and Travel Yazıişleri Müdürü

Trafiğe kapalı bir yarımada üzerinde kurulan Side’de yerleşim alanları antik kalıntılarla iç içe geçmiş. Antikçağda ‘ışığın ve aklın kenti’ diye anılan Side, günümüzden tam 2 bin 700 yıl önce kurulmuş. Bir zamanlar gladyatör dövüşlerine sahne olan antik tiyatroda, günümüzde bu ritüel turistler için yeniden canlandırılıyor. Arkeoloji Müzesi ise antik heykeller galerisi gibi… Müzede sergilenen sikkeler üzerindeki nar figürü, Side şehrini simgeliyor. Nar, Roma dönemine kadar kentte basılan paraların üzerinde kullanılmış. Yörenin asıl hazinesi olan Apollon Tapınağı ise sahil üzerindeki konumuyla etkileyici bir günbatımı manzarası vaat ediyor. Çok yakındaki hareketli Side Çarşısı ve civardaki balık lokantaları, Side’yi size sevdirecek yerler arasında.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir