İran’ın resmi ajansı İRNA’ya nazaran, Dışişleri Bakanlığı Batı Avrupa Üçüncü Dairesi Başkanlığı, İsveç’in Tahran Büyükelçiliği Maslahatgüzarı’nı Dışişleri Bakanlığı’na çağırdı.
Bakanlık yetkilileri, İsveç’in Stokholm Bölge Mahkemesi’nin, İranlı eski savcı vekili Hamid Nuri hakkında verdiği müebbet mahpus kararı ve açıklamasının içeriğini kınayarak bu mevzudaki resmi protesto muhtırasını İsveç’in Tahran Büyükelçiliği Maslahatgüzarı’na iletti.
İsveç mahkemesi yetkililerinin İran ve ülkenin yargı sistemi aleyhindeki açıklamalarına şiddetle itiraz eden Bakanlık yetkilileri Nuri’ye verilen cezayı “uluslararası hukuk standartlarına aykırı” olarak değerlendirdi.
Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, İsveç hükümetinden, Nuri’ye verilen cezanın iptal edilmesini, derhal özgür bırakılmasını, ziyanlarının tazmin edilerek gelecekte bu çeşit hareketlere mahal verilmemesinin temin edilmesini istedi.
1988’DEKİ TOPLU İDAMLAR
İran yönetimi, Şah rejimine karşı birlikte hareket ettiği sosyalist ve komünist grupları daha sonraki dönemde ülke yönetimine karşı faaliyetleri nedeniyle tasfiye sürecine başlamıştı. 1979’daki ihtilalin akabinde İran-Irak Savaşı periyoduna rastlayan süreçte İran’a karşı Irak saflarında savaşan Halkın Mücahitleri Örgütü’nün cezaevlerindeki mensupları idam edilmişti.
İran’da faaliyet gösteren sosyalist örgütler ve çeşitli komünist parti mensuplarından idam edilenlerle birlikte en az 3 bin mahkumun “ölüm komitesi” adı verilen 4 kişilik yargı heyetinin kararlarıyla toplu şekilde idam edildiği ifade ediliyor. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin de mahpustaki rejim muhaliflerinin idam kararını veren 4 kişilik komitede yer aldığı argüman ediliyor. Cumhurbaşkanı Reisi ise idamlarla ilgisi olduğunu reddediyor.
İranlı din adamı Ahmed Muntazeri, toplu idamlarla ilgili kararlara ait ihtilalin önde gelen isimlerinden babası Ayetullah Hüseyin Ali Muntazeri’ye ait bir ses kaydını 2016’da toplumsal medyada paylaşmıştı.
Ses kaydında, kelam konusu idamların İslam hukukuna uygun olmadığını tabir eden Ayetullah Muntazeri, bu idamlardan “İran İslam Cumhuriyeti’nin en büyük cinayeti” biçiminde kelam ediyor.
İranlı eski savcı Hamid Nuri, Kasım 2019’da geldiği İsveç’te tutuklanmıştı. Nuri’nin idamların uygulandığı sırada Kerec kentindeki Gevherdeşt Cezaevi’nde savcı vekili olarak misyon yaparken siyasi mahkumların infazına katıldığı argüman ediliyordu. Nuri ise kendisine yöneltilen suçlamaları reddetmişti.
İsveç Savcılığı 28 Nisan’da yapılan duruşmada Nuri hakkında, “savaş suçu”, “uluslararası hukuku ihlal” ve “kasten cinayet” hatalarından müebbet mahpus talep etmişti. Stokholm Bölge Mahkemesi, bugünkü duruşmada İranlı eski yargı yetkilisini “uluslararası hukuka karşı ciddi suç işlemek” ve “kasten cinayet” suçlamalarıyla müebbet mahpusa mahkum etmişti.